18 Aralık 2009 Cuma

Ingiltere Ne Iciyor?


Ingiltere'nin en buyuk problemlerinden biri suphesiz  Avrupa'nin en yuksek alkol kullanima ve her gun artan obezite degerlerine sahip olmasi. Bu nedenle her ay duzenli olarak kampanyalar duzenlenmekte. Bugun Covent Garden'a giderseniz goreceginiz uygulama oldukca etkileyici.

Ancak elbette bu panonun on tarafinda led ekran bulunmakta. Bu ekrana web sitesinden girmis oldugunuz bilgiler yayinlanmakta. Mesela 3 litre cider ictiyseniz, aldiginiz kalorinin 5 hamburgere esit oldugunu ogreniyorsunuz. Durmayin hemen deneyin.

Kim ne iciyor ogrenmek istiyorsaniz hemen Covent Garden'daki meydanda solugu alin ve ekrani takip edin :)

7 Aralık 2009 Pazartesi

Liberty - Carnaby Street'in Vazgecilmez Magazasi

Regent Street uzerinde, Carnaby Street'in ise girisinde bulunan 1875'te yapilmis Tudor binasina sahip olan Liberty'den daha once duvarindaki anlam kaygili saati vesilesi ile bahsetmistim. Ancak asil bahsedilmesi gereken magazanin ici elbette.
Ilk olarak kapida sahane bir cicekci goreceksiniz. Koklamadan gecmeyin. Orkideler 35pound.

Iceri grdiginizde esarplarla karsilasacaksiniz, moraliniz bozulmasin, 'Tea' tabelasini takip ederek dumduz ilerlerseniz lezzetli malzemeleri ve orijinal caylar sunan cafe'yi goreceksiniz. Vaktiniz varsa oturup tatli esliginde 5 cayi yapmaniz onerilir. Kesmezse Sampanya - Istiridye barinda rahatlayabilirsiniz...


 

Magazanin adi ile zit konsept olmasi acisindan icerideki kus kafesleri oldukca ilginizi cekecek. Ancak merak etmeyin hepsinin kapisi acik ve iclerinde kus vs bulunmamakta!
 
Son olarak iceride kafes disinda bulabileceginiz markalar; Paul Smith, Nicole Farhi, Alexander McQueen... Tahmin edeceginiz gibi fiyatlari pek hergun alisveris yapilacak cinsten degil ama Carnaby Street'e gelmisken de girmeden olmaz...


6 Aralık 2009 Pazar

Londra'da Trafiksiz Yeni Yil Alisverisi

Londra'nin pazarlama harikasi bir sehir oldugu malum. Cirkin oldugunu kimse soyleyemez ancak bir Istanbul veya Paris olmadigi da kesin :)
Londra'yi essiz kilan ogeler; temiz, dertsiz, kaossuz, eglenceli ve uygun akitiviteler.
Son olarak Christmas alisverisi icin Avrupa'nin en unlu alisveris caddelerinden olan Oxford ve Regent Street trafige kapatildi. Ve tum magazalarda 5-6 Aralik tarihleri icin ozel indirim ve  aktiviteler gerceklestirildi.
Bir stand cocuklarin da aileleriyle eglenmesi icin kurulmustu; Alvin ve Chipmunks'in insanin kulaklarini tirmalayan sarkilari esliginde danscilari sahnenin disinda kurulmus 2 dev led ekranda da izlemek mumkundu.

En begendigim aktivite American Express'inki oldu. Londra'da hediye paketi kavrami bulunmamakta. Paketinizi ya ekstra para odeyerek (ki bu da bircok magazada mevcut degil) ya da evde kendiniz yapiyorsunuz. AmEx bu eksikligi stand aktivitesine yansitmis, ucretsiz hediye paketlemesi yapiyorlardi. Dogru yerde, dogru tuketiciye, dogru aktivite!

Marks&Spencer markasini oldum olasi sevemeyen bir kisi olarak caddede yanyana duran elf'lerine de anlam veremeden gecmem sanirim normaldi.
 
Sokaktaki aktivitelere Blackberry'nin yuruyen telefonu ve bir optisyen markasinin iki kafadar gozu de dahildi...


 
Sonuc: Henuz aciklanmadi ancak rekor alisveris rakamlarının cikacagi simdiden asikar!

3 Aralık 2009 Perşembe

Winter Wonderland Basladi!!

Londra'nin kisi bazen cekilmez olsa da; sahane sosyal aktiviteler karanlik havasini dagitiyor. Hyde Park'ta kurulan Winter Wonderland aslinda bir Alman pazari ve girisi bedava! Pazarda sicak saraptan, sicak cikolataya, hot dog'dan, sekere ve hediyelik esyaya kadar her seyi bulmaniz mumkun.
Winter Wonderland 3 Ocak'a kadar Hyde Park'ta!


Ancak asil eglenceli olan Lunapark aletleri; Turkiye'deki lunaparklarin cogunda bulunan Balerin'den sonra binmeye korkuyor olsaniz da olay burada cok daha farkli, eglenceli ve guvenli elbette :)) (ozellikle cocukken bindiginizde kafaniza dusebilecek bozuk paranin yarattigi endiseye, izindeki askerlerin naralari ve balerinin derinden gelen gicirtilari da eklenince oldukca adrenalin salgilamis oldugunuzu hala hatirliyorsaniz :)

 Dunyanin en sacma Christmas sarkilarindan birini soyleyen animatik geyik, ancak dinlemeden ve izlemeden gecmeyin! 

Yeme de yaninda yat sekerler;)

Alman pazari olunca bira bardaklarinin da boyutu ml'den galona geciyor elbette...

Alman duzeninin bittigi an!

Ve binmeye hayir diyemeyeceginiz 10larca oyuncak! Biletler 7pound'dan basliyor!



 Yukaridakilerin insan oldugunu belirtmeye gerek var mi?
 
Kucuk cocuklarin buyuk zevkle bindigi, sahsen cok hizli buldugum Bayern Kurve isimli alet


 


28 Kasım 2009 Cumartesi

Londra'dan Vitrin Manzaralari - II

Istek uzerine Knightsbridge (Londra'nin en kokos mahallerinden olur) Harvey Nichols vitrinlerinin onunde aldik solugu.. Iste fotograflari;





 



E tabi Harvey Nichols'a gitmisken, hemen yanindaki Harrods'a ugrayip yemek reyonunu gezmeden olmaz dedik ve ilerledik, eve donuste sahane caylardan hangisini icmeye baslayacagimiza karar vermeye calistik, gul yaprakli olan kazandi... Kapidaki hayvan postu ticaretini protesto eden ekiple goz goze geldik. Asla Harrods'dan gercek hayvan postu almayacagimiza soz verdik.

25 Kasım 2009 Çarşamba

Londra'dan Vitrin Manzaralari

Londra'da Christmas kutlamalari kasim-aralik aylari icin oldukca onemli sosyal aktiviteler arasinda malum. Magaza vitrinleri de bu kutlamalardan geri kalmiyor elbette...
Iste Selfridge'in 2009 Christmas Vitrin Manzaralari;





Onemli Not: Yilin bu zamani vaktiniz de kisitliysa aman magazanin icine girmeyin, oldukca kaotik, vitrine bakmak yeterli. :)

18 Kasım 2009 Çarşamba

Londra'da Zaman Bosa Akmaz

Carnaby Street girisindeki Liberty magazasinin duvarindaki anlamli bir saatten daha once bahsetmemistim sanirim. Londra'da gunlerdir suren firtina ve yagmurun da etkisiyle hatirladim bu saati sanki.
"No Minute Gone Comes Ever Back Again Take Heed And See Ye Nothing Do In Vain"

Kisaca Gecen Zaman Geri Gelmiyor, Vaktinizi Bosa Harcamayin...
Peki bu size de Zncirlikuyu Mezarlik kapisindaki "Her Canli Birgun Olumu Tadacaktir"i hatirlatmadi mi, yoksa firtina beni fazla mi hassas yapti :)

15 Kasım 2009 Pazar

Hayatin Anlami Londra'da Bulunur mu?

Tabi ki bulunmaz! Lakin bu cumleler South Bank Center'daki Londra Caz Festivali'nde konserlerine gittigimiz Trio VD ve World Sanguine Report konserlerinde aklimdan gecti... Yaptiklari isten bu kadar zevk alan insanlari gorunce ister istemez islerinde mutsuz olan ve devamli sikayet eden insanlari ve bu kafayla gittikce hayatlarinin daima bir tarafinin eksik kalacagini... Kisaca hayatin anlami gercekten ne Londra'da, ne Pekin'de ne de Istanbul'da sakli... Anahtar; isini yaparken eglenmek  ve olabildigince yeni, eglenceli aktiviteye katilmak....

Iste Trio VD hayatin anlamini bulmaniza oldukca yardimci olabilecek bir grup, jazz calarken bir anda elektronik muzik, sonra bir anda hard rock'a donen tarzlariyla gercekten muhtesemler! Sahneden yaydiklari pozitif enerjiden de bahsetmek lazim. Islerini yaparken bu kadar eglendiklerini gordugum sayili insanlardan. Albumunun Turkiye'de bulunabileceginden emin degilim ancak MySpace sayfalarindan hemen simdi dinlemeye baslayabilirsiniz... Umarim en kisa zamanda Istanbul Caz Festivallerinde de gorecegiz bu grubu... (Not: Pet Shop Boys isimli sarkilarini bulursaniz sakin kacirmayin; hemen dinleyin; muhtesem!)


Ayni salonda sahne alan 2. grup World Sanguine Report oldu. Bir kontrbas, davul, Caz konserinden cok absurd ma komik bir jazz/heavy metal icerikli muzikal izler gibiydik...Grubun solisti Andrew Plummer'lin sahsina munhasir hali elbette sahneye de yansiyordu. Ozellikle sahnede anlattigi hikayelerin komikligi ve tum izleyeneri guldurmesi de gercekten caz konserinde geldiginizde gormeyi beklemediginiz bir sahne olmakla beraber muhtesemdi! Dinlemek icin tiklayin... (Dinlemek icin sarkilarin uzerine tiklamaniz yeterli)


Gecenin sonunda gruplarin ikisinin de katilimci oldugu buyuk bir grup olarak birer icki icmek uzere Londra koprusunden gecerken dusundum ki; Hayat Sahane! (It's good to be alive!)

12 Kasım 2009 Perşembe

Portobello Market - Notting Hill

Itiraf edeyim ki Londra'nin jenerik yerlerini yalniz Londra disindan arkadaslarim geldiginde geziyorum... "Kalabalik, turistler, vs vardir simdi oralara gidilmez" modum acik, kapatmiyorum... Neyse Portobello Market Notting Hill'in Portobello sokagini boydan boya kapsayan oldukca uzun ve detayli tum tezgahlara bakmasaniz bile en az 2 saatinizi alacak bir pazar. Fotograflarla anlatmak gerekirse;

Kursun olan/olmayan askerler ve geyik kafalari...



Kate Moss'u gormekten bikacaginiz yerler kesinlikle pazarlar olacak; genel olarak satilan tum turistik t-shirtlerin uzerinde kendisni farkli pozlariyla bulmaniz mumkun...

Her cesit magnet, ve Londra aksesuarini en ucuz fiyatlara olmasa da bulmaniz mumkun


Ve her tur antika...

Ve damgalar...


Ve utuyle yapisan armalar ve maskeler ve bircok ivir zivir...


Ve bircok ikinci el kiyafet, canta, aksesuar...

1 Kasım 2009 Pazar

Londra'da Yuzyillik Arabalarin Sergisi

1930'da kurulmus olan Veteran Car Club'in eski araba sergisine Londra'nin en bilinen alisveris caddelerinden Regent Street'te rastlayinca hemen fotograf makinelerine sarildik haliyle... Ilginc olan, bu aktiviteye Ferrari'nin magazasindan ciktiktan hemen sonra rastladik! Ve son arabayi da inceledikten sonra Ferrari kullanacagima bu ozel arabalardan birini kullanmayi tercih ettigime kesin karar verdim!


Arabalar 1898'den, 1901'lerden. Cogunukla fransiz yapimi. Avrupa'nin dort bir yanindan aileleriyle gelen araba sahipleri de (Elbette sahane tasarim arabalarina atlayip gelmisler...)  arabalari kadar ilgi cekiciydi. Ustelik sohbete oldukca aciklardi. Eski arabalar hakkinda sahiplerinden herseyi ogrenebileceginiz bir ortamda bulunmak paha bicilmez ;)
Neredeyse izleyenlerin zehirlenerek bogulmasina neden olacak olan komurlu araba...
 
Izleyen herkesin hayran kaldigi kadin sofor!
 
 Sherlock Holmes'lar...



 
Tum eski arabalarin yag damlatmalarinin normal oldugunu dusunurseniz, Castrol'un sponsorlugunun oldukca basarili oldugunu belirtmek lazim.
 

 

 

 
 Jane...
 



Ilginizi Poppy'ler (arabalarin ve insanlarin yakalarinda gordugunuz gelincikler) cektiyse hikayesi; Ingiliz Kraliyet Lejyonu'nun (The Royal British Legion) yardim projesi kapsaminda satisa cikardigi igneler. 2009'daki yardim ettikleri kisiler Afganistan'da sehit olan askerlerin aileleri. 2009'un basindan bugune kadar £379,321 topladiklari dusunulurse Ingilizlerin sehitler konusunda oldukca hassas olduklarini soyleyebiliriz sanirim...