26 Temmuz 2009 Pazar

Dogu-Ruh Sentezi

Londra'da yagmur camur demeden gezmek bir yaz klasigi, aksi halde gunun 1-2 saati disinda devamli cok da genis olmayan Londra evlerinde butun gun kitap okuyup, film izleyerek tum haftasonunu gecirebilirsiniz. Lakin kim o kadar entel olmak ister ki!!!

Iste kafamizda bu dusuncelerle ne zamandir Londra'nin dogusunun kendine ozgu ruhunu icimize cekmedigimizi fark edip, bisikletlerimize yan gozle bile bakmadan (bisikletle yagmura yakalanmak cok da eglenceli olmuyor) Brick Lane'den baslayacak "East London" turuna basladik.

Ilk olarak Michael Jackson'un olumunden ilham alan dunyanin dort bir yanindan olan sanatcilarin islerinin toplandigi bir sergiye rastladik. Ve evet yine duygulandim itiraf ediyorum, hormonlar is basinda... Sergi 3 Agustos'a kadar Draft Walk Gallery'de (E1 6QL) devam ediyor, buralardaysaniz kacirmayin, Vincenzo Balsamo'nun eserlerine ekstra dikkat edin!



Bu bolgede gece gunduz devam eden partilerin kacinilmaz sonucu olan mesaj "Dogu'da yasa genc ol!" Yasasin ergenlik kafasi!



Ozgurluk?












Bunun disinda, bisikletini bateriye ceviren, entarisini uzerine gecirip sokak pazarini kolacan etmeye gelen, latin muzigi calip sizi neselendirmezsem olmaz diyen insanlarin disinda, bir de duvarlar ve duvar uzerindeki calismalar vardi tabi...



Londra'da bisiklet fiyatlarindan hic bahsetmis miydim? Iyi bir bisiklet icin 150-200 poundu gozden cikarmaniz lazim.

























Eh katildigimiz her sene 1 kere gerceklesen geleneksel Paul'un piknik aktivitesi, Hoxton Square'de atistirma ve tek basina yenilemeyecek kadar guzel olan bir profiterolu paylasmismak bu kadar gorsel oge sonrasindaki yorgunlugu aldi mi dersiniz?

1 Temmuz 2009 Çarşamba

Londra'da Bos Zaman Gecirilebilir mi?

"Isten yorgun argin ciktim, eve gidip televizyonu acip dinleneyim" gibi dusuncelere sahipseniz, Londra hayatinin yarisini es geciyorsunuz demektir...

Ilk gittigim opera olmasi nedeniyle gonulden bagli oldugum La Traviata'nin Royal Opera House'da sahnelendigini ogrenip de bilet bulamadigimda yasadigim uzuntu, La Traviata'yi piknik yaparak, cimlerin uzerinde, canli yayinda, ustelik dev ekranda izleme olasiligimin oldugunu ogrenince bir anda yok oldu...

O gun gelince 30 derecelerde sicaktan bunaldigimiz bir gunde Canary Wharf'un yolunu tuttuk, piknik icin hazirlik olarak market alisverisini yaptik ve cimlerde yerimizi aldik.

Piknik + opera gunlerinde bolca Pimm's ve sampanya-cilek tuketilmekte. Katilimci yasi gercekten 7den 70e. Yer bulmak oldukca zor Sevilla'nin Berberi icin bu sefer daha da erken gelip yer tutulacak. Piknik kulturunde mangal da var ancak operanin yanina meze yapilmamis. Hersey sakin, Violetta ile Alfredo'nun imkansiz aski biraz icimizi burkmakta o kadar...

KPMG bircok kisinin calismak icin hayalini kurdugu bir yer olabilir ancak aktivite esnasinda La Traviata'nin gosterildigi sahnenin arkasinda kalan bina olmanin disinda bir ozelligi bulunmamaktaydi...